Dereiçi Köyü
Köyün, İstanbul'dan gelen üç kişi tarafından kurulduğu söylenir. Bahçeli, Çıralı ve Küplüce köyleriyle sınırlıdır. Aşağı Hermut, Derekapı, Kabandibi, Kaçavra (Kuzubaşı), Yenice mahalleleri ; Burat (Verimli), Cellat (Gökçeler), İsret (Bayındır), Kerat (Yapıcı), Ketket (Akalan), Pathev (Derecik), Seku (Taşlıca), Varmet (Çağlar) adlı mezralar ile Nakohar adlı bir yayladan oluşur. Köy halkı, dere kenarındaki taşlık yerlere sırtında çuvalla toprak taşıyarak küçük araziler, bahçeler yapıp buraları ekip biçerler. Az göç veren köylerden olmasına rağmen halkı gurbetçidir. Özellikle 1970 yılları sonrası dış ülkelere işçi olarak çalışmaya gitmişlerdir. Bir kısmı bu ülkelerde emekli olmuş, köyüne yerleşmiştir. Çoğu da SSK ve Bağ-Kur emeklisidir. Göç edenler ise çoğunlukla Antalya'yı tercih etmektedirler. 1970 yıllarında orman yolunun yapılmasıyla ormanlardan istihsal ve yakacak odun kesimi yapılmaya başlanmıştır. Köyün bütün mahalle, mezra ve yaylalarına stabilize yol ile ulaşılır. Mezralarında bile üzüm, elma, dut, kiraz, ceviz gibi meyveler ve hemen hemen ter türlü sebze yetişir. Halkın dinlenebileceği, hoşça vakit geçirebileceği çok sayıda mesire yeri vardır. Sosyal etkinlik olarak her yıl Derekapı mahallesinde Bahçeli ve Çıralı köyleriyle ortaklaşa boğa güreşleri tertiplenir. Bu güreşler festival şeklinde ilçenin diğer köylerinden, hatta üçe ve il dışından insanların gelip iştirak etmesiyle yapılır. Bundan birkaç hafta sonra da yalnızca Dereiçi köyünün boğalarının katıldığı ikinci bir boğa güreşi de Salbet denen mevkide yapılır. Her yıl önce mezraya, mezradan da yaylaya topluca göç edilir. Bu göç şenlik havasında yapılıp, türküler söylenir, halkoyunları oynanır.
|